Elazığ depreminin 1’inci yılına doğru acılar hala taze

Elazığ’da meydana gelen depremde 14 kişinin yaşamını yitirdiği Dilek Apartmanı’nda eşini ve oğlunu kaybeden Hüseyin Civelek, depremin ardından bir yıl geçmesine rağmen acılarının her geçen gün daha da arttığını belirtti.

Elazığ depreminin 1’inci yılına doğru acılar hala taze

Elazığ’da meydana gelen depremde 14 kişinin yaşamını yitirdiği Dilek Apartmanı’nda eşini ve oğlunu kaybeden Hüseyin Civelek, depremin ardından bir yıl geçmesine rağmen acılarının her geçen gün daha da arttığını belirtti.

24 Ocak 2020 tarihinde meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki depremde Elazığ’da 37, Malatya’da 4 olmak üzere 41 kişi hayatını kaybetti. Depremin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen yakınlarını kaybeden ailelerin acıları ilk günkü gibi taze. 14 kişinin hayatını kaybettiği Sürsürü Mahallesi’ndeki Dilek Apartmanı’nda eşi Ayşe (46) ile oğlu Muhammed Salih’i (9) kaybeden, diğer oğlu ile birlikte enkazdan sağ kurtulan Hüseyin Civelek, İHA muhabirine deprem gecesi ve sonrası yaşadıklarını anlattı. Depreme 4’üncü kattaki evlerinde yakalandıklarını anlatan Civelek, büyük oğlu ile son anda kurtarıldıklarını ancak eşi ve diğer oğlunun yanı başında hayatlarını kaybettiğini söyledi.

“Dilek Apartmanı’nda eşim ve çocuğumu kaybettim”

Depremin ardından yeni evlerine geçtiklerini belirten Hüseyin Civelek, “24 Ocak 2020 tarihinde Elazığ’da yaşanan depremde Dilek Apartmanı’nda yıkılan evimizde eşim ve çocuğumu kaybettim. Ben ve büyük oğlum enkazın altında çıktık. Şu anda büyük oğlumla birlikte yaşamaya çalışıyoruz. Sağ olsun devletimiz bir konut tahsis etti, şu anda oradayız ve hayatımızı bu şekilde devam ettirmeye çalışıyoruz” diye konuştu.

"Bir yıl değil bin yıl da olsa geçmez"

Eşini ve evladını unutamadıklarını dile getiren Civelek, “Evlat acısı, ciğer acısı bir yıl değil bin yıl da olsa geçmez. Çok zor. Unutulmuyor, her geçen gün acısı daha da fazla oluyor. Allah kimsenin başına böyle felaketler vermesin ve kimseyi evlat acısıyla, ciğer acısıyla sınamasın. Yıkıcı depremler malların yanında canları da götürüyor. Onlarla birlikte aile geçmişin, geleceğin, umutların da sönüyor. Allah memleketimize, insanlığa böyle felaketler yaşatmasın, onları korusun” diye konuştu.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER